TAŞKÖPRÜ'DE KENAN EVREN DARBESİ ZAMANI

*** 1980 yılı Türkiye'de Kenan Evren Askeri darbesi dönemidir. Üniversiteler kaynamaktadır. Ben de üniversite de son sınıftayım, Haziranda mezun olmam lazımdı, ancak bir seçmeli ders olan ’’Güneş Enerjisi’’ sınav gününde boykota denk geldiğinden sınav yapılamamış, direk eylüle kalmıştım. Oysa seçmeli dersler averaj düzeltme (not ortalaması yükseltme) dersleri sayılırdı. (Ders hocası, şimdilerin meşhur yangın profesörü, eski İstanbul İtfaiye müdürlüğü yapan Abdurrahman Kılıç Hocaydı ve o zamanlar daha asistan öğretim üyesiydi.)

Olaylar nedeniyle zaman zaman kendi aramızda takılırdık, kazasız belasız okul biterse, diploma değil, gazilik madalyası verilsin diye… İşte o yaz, köyde olduğum son yazdı. 12 Eylül günü normal günler gibi sabah erkenden, kısa bir kahvaltı ile kardeşimle (Mustafa) göle balığa çıkmıştık. Koca ayna kenarındaydık, dökme ağlara bakarak balıkları almıştık, çapak balıklarını kerevitlere yem olarak doğrayıp, kerevit ağlarına (pinter) bakmaya başlamıştık. Yan taraftan Embiya Özer, kayıkla geçiyor, ayakta, el sallayarak ve bağırarak,’’ SOLCULAR BOKU YEDİ, SAĞCILARIN ANASINI BELLEYECEKLER’’ (aslı daha sunturlu), biz bir anlam veremedik. Yine Embiya, kendi yorumuna göre bize laf atıyor diye düşündük.

Embiya’nın olayları yorumlama şekli farklıydı, Nihat Sadıç‘ın ifadesiyle ‘’ ABİ SİZLER MURAT DAYININ HASAN’LA ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ İKEN, KÖYÜN SOKAKLARINDA GEZİYORDUNUZ. BİZDE O YILLARDA 7 YA DA 8 YAŞLARINDAYIZ. MUSA, MUAMMER, BİLAL, BEN, HAYRİ BEŞ KUZENDİK. ENBİYA DAYIM RADYODAN ÜNİVERSİTEDE Kİ OLAYLARI DİNLEYİP, SİZLER İKİ ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ HAKKINDA BUNLAR’’ FAŞİST KOMİNİST’’ OLABİLİR DERDİ BİZLERE. HALA AKLIMA GELDİKÇE GÜLERİM..))))’’

Biraz sonra, bir başka taraftaki ağlara doğru giderken Çolak Halil’i (Sandıklı) gördük, durduk, Embiya böyle bir şeyler söylüyor nedir bunun aslı dediğimizde, '' Siz duymadınız mı? Bu sabah Ordu yönetime el koydu dedi…'' O zaman sözler bir anlam kazanıyordu. Yorum müthişti… (Aramızdan yeni ayrılan Embiya Özeri rahmetle anıyoruz)…

Sonra seneler geçiyor yeni bir darbe teşebbüsü daha, zaman geçse de, tarih tekerrür ediyor…

Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!

Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?

"Tarih"i "tekerrür" diye tarif ediyorlar;

Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi? M.Akif ERSOY

************

*** 15 Kasım 1979'da İstanbul'da Haydarpaşa önlerinde, ham petrol taşıyan İndependenta tankeri, İstanbul boğazından geçişi sırasında, Yunan gemisi Evriali ile çarpışmıştı. İndependenta'da büyük bir yangın çıktı ve aylarca yandı.

O sıralar ben öğrenciyim. Olaylara bakışın, yaşanılan çevrenin, bölgenin, genel dünya görüşüyle nasıl alakalı olduğunun çok çarpıcı bir örneği vardı. Üniversiteye ilk girdiğimde, iki sene milli görüşçülerin öğrenci yurdunda kaldım (şimdiki iktidar taraftarları), son senelerde ise KYK (Kredi Yurtlar Kurumu) yurdun da kalmıştım, o zamanlar, orada da sol görüş hakimdi. Tankerin yangın başlangıcından bir ay kadar sonra, Gece saat 23.00 civarlarında tankerde sıkışan gaz bir parladı ki… Geceleyin İstanbul 3 - 4 dakika kadar gündüz gibi aydınlandı… İşte o zaman, KYK öğrenci yurdunda kalıyorum, sol görüştekilerin yorumu ‘’Uzaylılar geliyor’’ şeklinde olurken; eski yurt arkadaşlarından öğrendiğim, milli görüşçülerin tepkisi ‘’ Kıyamet kopuyor’’ olmuştu…