PİPİCİ KİMDİR BE YAA!

Bu hikaye Doyranlar'a özgü bir hikayedir, dışardan birileri için ilginç gelmeyebilir. Bilirsiniz veya bilenleriniz vardır, Türkiye de üretilen ürünlerin üzerindeki etiketlerde ,Türk malı olduğunu belirten ‘’Made in Turkey’’ yazar, ama İngilizcede ‘’turkey’’ aynı zamanda Hindi demektir. Türkiye ile ilgili, özellikle olumsuz gelişmelerde, hindi üzerinden karikatürler, benzetmeler artık olağan hale gelmiştir. Bu konuda, bazı kampanyalar yapılmıştı, bende canı gönülden desteklemiştim ama kampanya yaygınlaştırılamadı, ‘’ Turkey ‘’ yerine ‘’Türkiye’’ yani ‘’Made in Türkiye’’ yazılmalıydı.

Bazı bölgelerde hindiye, (pıypıy) da denir ya bizim muhacirlerde de kestirmeden (Pipi) deyiverirler. İşte kahramanımız Kara Mustafalardan Ahmet Karaoğlu, daha delikanlılığında Doyranlar köyündedir. Biraz çelimsiz delikanlıya arkadaşları Suvan Sapı (soğan sapı) diye hitap ederler. O zamanlar soyadı yok daha, herkes lakabı ile anılıyor. Ahmet amca uyanık, cin gibi, hazır cevap ve birazda küfürbaz bir delikanlı, bu lakabı beğenmez ama ne yapacağını da bilemez.

Bir akşam Salih Hoca ile (yeğeni ama yaşları yakındır) köyün mescidinde akşam namazı kılarken, Ahmet Amca yellenir (Osurur), yanındaki Salih hoca bunu duyar. Dışarı çıkışta Salih hoca başlar gülmeye ‘’be Aamet n’aptın sen?’’. Ahmet amca biraz bozulur ama herkese yayılırsa, adı osurukçuya çıkacak, hemen karşı atağa geçer, sen bunu kimseye söyleme, bu akşam ben köy odasına gelirken bir ‘’pipi’’ getireyim, kesip, yeriz, ziyafet çekeriz der.

Salih Hoca köy odasına gider, içerdekilere ‘’Biraz sonra bizim suvan sapı Ahmet gelecek, elinde pipi ile, hiç bişey söylemeyin ama yüksek sesle gülün sadece’’ der. İçerdekiler pek bir anlam veremeseler de, çok üzerinde durmazlar, günlük şaka, takılmalardan olağandır. Ahmet amca kapıdan içeri girer, gerçekten de elinde bir pipi vardır, herkes aynı anda başlar gülmeye… ‘’Be Salii(h)… , tutamadın mı a(ğ)zını, süüledin mi hemen, benim pipi boşa mı gitti şimdi’’ der. Yok söylemedim dese de, inandıramaz ama o geceden sonra Ahmet amcanın adı ‘’Pipici‘’ Ahmet olarak kalır. Taşköprü'ye göçtüklerinde de köyün en zenginlerinden olur. Koyun sürüleri, mandaları , yarış atı vardır, ayrıca lakabına uygun olarak pipi sürüsü de vardır. Ben bu hikayeyi duymadan önce, çok pipi’leri var da onun için ‘’pipici’’ diyorlar sanırdım.

Yıllar sonra; İstanbul'da üniversitede öğrenciyim. Bir arkadaş ortamında, Pipici Ahmet amca ile ilgili bir hikaye anlatıyorum. Hikaye geçti ama dinleyenlerde, böyle bir duraksama oldu, birden biri sordu ‘’ Senin amcan ‘’Sünnetçi mi?’’

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

(Not: Karamustafalar 1927'de Türkiye’ye göç etmişlerdir. Salih hoca o sırada asker olduğu için, daha sonra Molla Ahmet ile beraber Varna’dan bir yük gemisi ile kaçak olarak Türkiye’ye gelmiştir. Pipici 1939'da göç etmiştir)